Şiirin Fon Müziği
Nereden Bileceksin
O kadar aldanmışız ki hayatımızda
Kimi, nereye koyacağımızı bilemez olduk.
O kadar yanılmışız ki düşüncelerimizde
Kime, ne için güveneceğimizi bilemez olduk.
Zamanın kapatamadığı sayfalar var hala,
Geriye baktıkça yarınlara inanamaz olduk.
Her şeyi sorgulamamıza şaşıranlar varmış,
Biz sorgulamadıklarımızın kurbanı olduk.
Nereden bileceksin kimin hedefinde, ne olduğunu?
Biz düşünmeden sevdiklerimizin
Ezip geçtikleri bir heves olduk.
Ne kış ne fırtına yıkabildi bizi,
Biz inandıklarımızın elinde solduk.
Sorgulanmadan yargılandık hep,
Dost dediklerimizin acımasızca infazına uğradık.
Riyakar insanların adaletsizliğinde boğulduk.
Sevdiklerimizin yüreğinde kaldığımız kadar
Hiçbir yerde nefessiz kalmadık.
Nereden bileceksin insanların fikrinde ne olduğunu?
İyi insan rolünü oynayan çok iyi oyuncular var.
Umudumuzu bağladığımız kişilerin
Kalleşliğinde kendimizi bulur olduk.
Hep birilerini uğurladık hayatımızdan,
Elvedalarla yaşadık, yaşlandık…
Şimdi yalnızlığımıza söz ediyorlarmış,
Biz bu yalnızlığa etrafımızdaki
Kalabalıklardan savrulduk.
Kimleri gördük, kimleri gömdük yüreğimize…
Vazgeçilmez dediğimiz kimlerden geçtik…
Alıştık ayrılığın her türlüsüne,
Bırakıp giden herkesin ardından
Ne umutlar ne hayallerden vazgeçtik.
Hangi bahar senin olacak, nereden bileceksin?
Bugün tanıdığın, yarın kim olacak?
Hangi tuttuğun dal, elinde kalacak?
Bu sefer hangi hevesin kursağında kalacak?
Seni kim yarı yolda bırakacak?
Nereden bileceksin?
Zamanın hep ötesinde yaşadık,
Şimdilere ayak uyduramadık.
Hep ne derler, hesabını yaptık.
Bu kadar acıyla nasıl yaşarız demedik.
Nasıl dayanırız, düşünmedik.
Hayatımızı hep başkalarının
Ayakları altına serdik.
Hep birileri mutlu olsun diye
Kendimizden verdik.
Düşlerimizden, umutlarımızdan geçtik.
Kaç gemi yaktık bu yolda,
Ne limanlardan demir aldık sessizce…
Fırtınanın her türlüsünü gördü gözlerimiz,
Ama yine de durulmak bilmedi yüreğimiz.
Zor günler geçer diye diye,
En kötüsüne de alıştık artık,
Beklentisiz yaşamayı da öğrettik kendimize.
Bize zor gelen bir başımıza kalmamız değil,
Yanlış tanıdığımız, yüreğimize,
Hayatımıza aldığımız insanların kalleşliğini
Düşünerek yaşamak zorumuza gidiyor.
Rüzgar kime, ne taraftan eser, nereden bileceksin?
Yarın nerede, hangi zorlukla sınanacaksın,
Kiminle yolun ayrı düşecek,
Seni bu sefer kim yıkacak, nereden bileceksin?
Bize vurdumduymaz diyorlarmış,
Bugüne kadar duyduklarımız yetti be gülüm!
Bir ihanet daha kaldıracak halimiz,
İçimize attıklarımız bize yetti…
Hiçbir şeyin anlamı yokmuş bu dünyada,
İnsanların gözü hep mal mülk parada…
Dostluğun zerre değeri yok gözlerde,
Sen istediğin kadar değer ver bazılarına,
Emeklerinin karşılığını alamayacaksın asla!
Nereden bileceksin kimin, ne yüzle yaklaştığını sana?
Hep ummadığımız sularda boğulmadık mı?
Hep düşlediklerimizle yıkılmadık mı?
Asla olmaz dediklerimiz gelmiyor mu başa?
Suskunluğumuza söz eder olmuşlar gülüm,
Biz dile getirip de duyuramadıklarımızın
Kurbanı olduk.
Nereden bileceksin işte…
Sevdiklerimizin oyuncağı olduk,
Yaşayamadıklarımızın değil,
Yaşadıklarımızın esiri…
Analayamadıklarımızın,
Anlatamadıklarımızın
Kurbanı olduk.
Yaman Karaca