Şiirin Fon Müziği
Kader Mi Demeli
Yaşadıklarımın adını koyamıyorum bir türlü.
Kendime yakıştıramadığım ama
Peşimi bırakmayan çok şey var hayatımda.
Mutsuzluğa, umutsuzluğa, yalnızlığa alıştım da
Etrafımda dönen oyunlara ayak uyduramadım.
Kimsenin işine gücüne karışmadım.
Zoruma gitse de hoşuma gitmeyen
Birçok olaya tepkisiz de kaldım.
Yeri geldi, en çok konuşmam gereken yerde
Yutkuna yutkuna sessiz de kaldım.
Her şeyden, herkesten uzak yaşadım.
Kimsenin etlisine sütlüsüne karışmadım.
Ama bir baktım ki
Hayatıma müdahale etmeye çalışan insanlar oldu,
Beni kendilerine muhtaç zannedenler de bir o kadar…
Acıyı, kötüyü, dünyayı, ölümü anladım da
İnsanların bu hallerini anlayamadım asla.
Yoksa bunca namertliğe kader mi demeli?
Zerresini dahi hak etmediğimi düşündüğüm,
Anlamı olmayan birçok olay yaşadım.
Kendimi, hayatımı, olanları çok sorguladım.
Yeri geldi, kendi köşeme çekildim, sessiz kaldım.
Yeri geldi, bunları bana yaşatanların
Gözlerinin içine baka baka sustum.
Yazı dediler, içime attım, sustum.
Şans dediler, yutkundum, sustum.
Hayat dediler, gülümsedim, sustum.
Ben bir şekilde hep sustum işte…
Yoksa bunca susmama da kader mi demeli?
Evet, hayat her şeyi öğretiyor insana zamanla,
Neler görmedi ki bu gözler şu yalan dünyada?
Herkes bir şeylerin derdindeydi aslında,
Namertçe kurulmuş birçok düzen,
Acımasızca hazırlanmış kin, nefret dolu
Tuzaklar gördüm defalarca.
Sevmeler gördüm, çoğu yalandı.
Güzel sözler duydum içi boş, çoğu yalandı.
Dostluklara, arkadaşlıklara şahitlik ettim,
Menfaat üzerine kuruluydu, onlar da yalandı.
Aldığımız nefes, yaşadığımız hayat,
Boş şeylere harcadığımız zaman yalandı.
Yoksa bunca kandırıldığımıza da kader mi demeli?
Aslında başı belli, sonu belli bir düzen dünya…
Kendimizi yorduk değeri olmayanlar uğruna,
Ne yollar yürüdük boşu boşuna, sonu yoktu.
Ne dilekler tuttuk boşuna, oluru yoktu.
Ne hatalar yaptık, dönüşü yoktu.
Ne dualar ettik öyle, kabulü yoktu.
Ne günahlar işledik, affı yoktu.
Yoksa bunca günaha da kader mi demeli?
Yaman Karaca